Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
+31
florela
chrisa
prytymeu
lica54
nety
ammalia
Nicky
axxa246
alitheea
carmen_
GUMUS-NOOR
lucyana
IDILKO
dlacatus65
Iuliana
octaviana1989
mitzymeu
mihaela99
teodora_roman
iulia80
vivi
Admin_dea05
crem.caramel
Hatice2J
iulia1965
mioaranita60@.com
michiper68
Luana
florina1989
dea05
DENISA
35 participanți
Pagina 28 din 31
Pagina 28 din 31 • 1 ... 15 ... 27, 28, 29, 30, 31
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Ezel chiar nu o mai iubeste pe Eyşan ?
Admin_dea05- Admin
- Mesaje : 30921
Data de inscriere : 12/09/2009
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Admin_dea05 a scris:Ezel chiar nu o mai iubeste pe Eyşan ?
eu cred că el e obsedat de ea , o iubeşte deşi refuză să recunoască, asta cred eu .
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
http://www.televizyongazetesi.com/ve-kenan-birkan-oldu-_6_38626
http://www.televizyongazetesi.com/bade-hamarat-cikti_6_38628
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Ultima editare efectuata de catre DENISA in Vin 03 Iun 2011, 2:52 pm, editata de 1 ori
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Deniz kızı
3 Haziran 2011“Ezel” dizisinin Bebnem’i Bade İşçil, önceki gün Nişantaşı’ndaydı... İlk olarak üye olduğu spor salonuna gidip pilates yapan İşçil, çıkışta bir gazete bayiinden Yacht dergisi alarak denize ve teknelere ne kadar meraklı olduğunu gösterdi.
3 Haziran 2011“Ezel” dizisinin Bebnem’i Bade İşçil, önceki gün Nişantaşı’ndaydı... İlk olarak üye olduğu spor salonuna gidip pilates yapan İşçil, çıkışta bir gazete bayiinden Yacht dergisi alarak denize ve teknelere ne kadar meraklı olduğunu gösterdi.
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Ezel Vandalizmi
EZEL... Bu sezon bitmesini istemediğim tek dizi... Ben de biliyorum hikayenin tükendiğini... Öykünün yalpalayıp durduğunu...
Ramiz Dayı ve Kenan Birkan'ın ölümünden sonra tadının yavanlaştığını...
Ama bitmesin istiyorum işte... Çünkü yıllar sonra ilk kez bir diziyi izlerken, eleştirmenliğimi unutuyorum.
Hikaye beni içine alıp başka bir yerlere götürüyor.
Aşkın gücünü anlıyorum, nefretin hiçliğini, intikamın anlamsızlığını, dostluğun, vefanın, sevginin her şeye üstün geldiğini... Ve masumiyetin en büyük servet olduğunu...
Ezel, doğru bildiğim her şeyin altına kalın çizgiler çekip onları daha da belirginleştiriyor. Yanlış bildiklerimin üzerine daha kalın kırmızı çarpılar atıyor. Şiirsel diyalogları hem ruhumu okşuyor, hem beyin kıvrımlarımı...
Bu dizinin, daha önce mütevazı bir oyuncu adayı olan Cansu Dere'yi nasıl emzirip büyüttüğünü gözlemliyorum. Yılardır jön arayan Türk Sineması'na Kenan İmirzalıoğlu'nu nasıl sıcak sıcak servis ettiğini izliyorum. Barış Falay'ın, Yiğit Özşener'in yıldızını her yeni bölümle nasıl cilalayıp parlattığına şahit oluyorum. Sözün özü; bu diziyi seviyorum.
Amaaa... Son yayınlanan bölümdeki Vandalizm'e gerek var mıydı, işte onu bilemiyorum. Ömer'in üzerine sinen Ezel'den kurtulmak için verdiği mücadele etkileyiciydi. Ne yapsa, büründüğü bu yeni ruhtan arınamıyordu. (Kendi adının yazılı olduğu mezar taşını kazımaya çalıştığı sahne çok dramatikti) Sonunda Kerpeten Ali'nin yöntemine başvurdu:
Vurmak, kırmak, parçalamak...
Evinde Ezel'e ait ne varsa kırıp dökmeye, yok etmeye başladı.
Elindeki beyzbol sopasıyla duvardaki şahane tabloyu parçalarken, "Yapma" diye bağırdığımı fark ettim.
Ezel daha sonra aynı öfkeyle kütüphaneye saldırıp rafları, kitapları parçaladı... O tabloya, o kitaplara emek verenler adına yüreğim cız etti. Oysa eski saatlerini parçalaması, gardırobundaki elbiselerini yakması, bilgisayarını kırması yeter de artardı bile...
Öfkeli insanlar kendilerini bile yok etmeye niye sanattan, edebiyattan başlar? Bir anlayabilsem...
http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/aytug/2011/06/08/ezel-vandalizmi
Ezel'e yakışır bir final beklentisi!
Dizinin takipçileri iyi bir final istiyor.
Finale yaklaşan dizinin her bölümünde giderek artan tempo ve heyecan dolu sahneler ilgi çekiyor. Olaylar örgüsünün merak uyandırıcı bir şekilde gelişimi ile senaryo açısından da beğeni toplayan dizinin son bölümünün Ezel?e yakışır bir final ile sonlanacağı beklentisi sosyal medyada giderek yükseliyor.
EZEL... Bu sezon bitmesini istemediğim tek dizi... Ben de biliyorum hikayenin tükendiğini... Öykünün yalpalayıp durduğunu...
Ramiz Dayı ve Kenan Birkan'ın ölümünden sonra tadının yavanlaştığını...
Ama bitmesin istiyorum işte... Çünkü yıllar sonra ilk kez bir diziyi izlerken, eleştirmenliğimi unutuyorum.
Hikaye beni içine alıp başka bir yerlere götürüyor.
Aşkın gücünü anlıyorum, nefretin hiçliğini, intikamın anlamsızlığını, dostluğun, vefanın, sevginin her şeye üstün geldiğini... Ve masumiyetin en büyük servet olduğunu...
Ezel, doğru bildiğim her şeyin altına kalın çizgiler çekip onları daha da belirginleştiriyor. Yanlış bildiklerimin üzerine daha kalın kırmızı çarpılar atıyor. Şiirsel diyalogları hem ruhumu okşuyor, hem beyin kıvrımlarımı...
Bu dizinin, daha önce mütevazı bir oyuncu adayı olan Cansu Dere'yi nasıl emzirip büyüttüğünü gözlemliyorum. Yılardır jön arayan Türk Sineması'na Kenan İmirzalıoğlu'nu nasıl sıcak sıcak servis ettiğini izliyorum. Barış Falay'ın, Yiğit Özşener'in yıldızını her yeni bölümle nasıl cilalayıp parlattığına şahit oluyorum. Sözün özü; bu diziyi seviyorum.
Amaaa... Son yayınlanan bölümdeki Vandalizm'e gerek var mıydı, işte onu bilemiyorum. Ömer'in üzerine sinen Ezel'den kurtulmak için verdiği mücadele etkileyiciydi. Ne yapsa, büründüğü bu yeni ruhtan arınamıyordu. (Kendi adının yazılı olduğu mezar taşını kazımaya çalıştığı sahne çok dramatikti) Sonunda Kerpeten Ali'nin yöntemine başvurdu:
Vurmak, kırmak, parçalamak...
Evinde Ezel'e ait ne varsa kırıp dökmeye, yok etmeye başladı.
Elindeki beyzbol sopasıyla duvardaki şahane tabloyu parçalarken, "Yapma" diye bağırdığımı fark ettim.
Ezel daha sonra aynı öfkeyle kütüphaneye saldırıp rafları, kitapları parçaladı... O tabloya, o kitaplara emek verenler adına yüreğim cız etti. Oysa eski saatlerini parçalaması, gardırobundaki elbiselerini yakması, bilgisayarını kırması yeter de artardı bile...
Öfkeli insanlar kendilerini bile yok etmeye niye sanattan, edebiyattan başlar? Bir anlayabilsem...
http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/aytug/2011/06/08/ezel-vandalizmi
Ezel'e yakışır bir final beklentisi!
Dizinin takipçileri iyi bir final istiyor.
Finale yaklaşan dizinin her bölümünde giderek artan tempo ve heyecan dolu sahneler ilgi çekiyor. Olaylar örgüsünün merak uyandırıcı bir şekilde gelişimi ile senaryo açısından da beğeni toplayan dizinin son bölümünün Ezel?e yakışır bir final ile sonlanacağı beklentisi sosyal medyada giderek yükseliyor.
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Ezel Vandalizmi
EZEL... Bu sezon bitmesini istemediğim tek dizi... Ben de biliyorum hikayenin tükendiğini... Öykünün yalpalayıp durduğunu...
Ramiz Dayı ve Kenan Birkan'ın ölümünden sonra tadının yavanlaştığını...
Ama bitmesin istiyorum işte... Çünkü yıllar sonra ilk kez bir diziyi izlerken, eleştirmenliğimi unutuyorum.
Hikaye beni içine alıp başka bir yerlere götürüyor.
Aşkın gücünü anlıyorum, nefretin hiçliğini, intikamın anlamsızlığını, dostluğun, vefanın, sevginin her şeye üstün geldiğini... Ve masumiyetin en büyük servet olduğunu...
Ezel, doğru bildiğim her şeyin altına kalın çizgiler çekip onları daha da belirginleştiriyor. Yanlış bildiklerimin üzerine daha kalın kırmızı çarpılar atıyor. Şiirsel diyalogları hem ruhumu okşuyor, hem beyin kıvrımlarımı...
Bu dizinin, daha önce mütevazı bir oyuncu adayı olan Cansu Dere'yi nasıl emzirip büyüttüğünü gözlemliyorum. Yılardır jön arayan Türk Sineması'na Kenan İmirzalıoğlu'nu nasıl sıcak sıcak servis ettiğini izliyorum. Barış Falay'ın, Yiğit Özşener'in yıldızını her yeni bölümle nasıl cilalayıp parlattığına şahit oluyorum. Sözün özü; bu diziyi seviyorum.
Amaaa... Son yayınlanan bölümdeki Vandalizm'e gerek var mıydı, işte onu bilemiyorum. Ömer'in üzerine sinen Ezel'den kurtulmak için verdiği mücadele etkileyiciydi. Ne yapsa, büründüğü bu yeni ruhtan arınamıyordu. (Kendi adının yazılı olduğu mezar taşını kazımaya çalıştığı sahne çok dramatikti) Sonunda Kerpeten Ali'nin yöntemine başvurdu:
Vurmak, kırmak, parçalamak...
Evinde Ezel'e ait ne varsa kırıp dökmeye, yok etmeye başladı.
Elindeki beyzbol sopasıyla duvardaki şahane tabloyu parçalarken, "Yapma" diye bağırdığımı fark ettim.
Ezel daha sonra aynı öfkeyle kütüphaneye saldırıp rafları, kitapları parçaladı... O tabloya, o kitaplara emek verenler adına yüreğim cız etti. Oysa eski saatlerini parçalaması, gardırobundaki elbiselerini yakması, bilgisayarını kırması yeter de artardı bile...
Öfkeli insanlar kendilerini bile yok etmeye niye sanattan, edebiyattan başlar? Bir anlayabilsem...
http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/aytug/2011/06/08/ezel-vandalizmi
EZEL... Bu sezon bitmesini istemediğim tek dizi... Ben de biliyorum hikayenin tükendiğini... Öykünün yalpalayıp durduğunu...
Ramiz Dayı ve Kenan Birkan'ın ölümünden sonra tadının yavanlaştığını...
Ama bitmesin istiyorum işte... Çünkü yıllar sonra ilk kez bir diziyi izlerken, eleştirmenliğimi unutuyorum.
Hikaye beni içine alıp başka bir yerlere götürüyor.
Aşkın gücünü anlıyorum, nefretin hiçliğini, intikamın anlamsızlığını, dostluğun, vefanın, sevginin her şeye üstün geldiğini... Ve masumiyetin en büyük servet olduğunu...
Ezel, doğru bildiğim her şeyin altına kalın çizgiler çekip onları daha da belirginleştiriyor. Yanlış bildiklerimin üzerine daha kalın kırmızı çarpılar atıyor. Şiirsel diyalogları hem ruhumu okşuyor, hem beyin kıvrımlarımı...
Bu dizinin, daha önce mütevazı bir oyuncu adayı olan Cansu Dere'yi nasıl emzirip büyüttüğünü gözlemliyorum. Yılardır jön arayan Türk Sineması'na Kenan İmirzalıoğlu'nu nasıl sıcak sıcak servis ettiğini izliyorum. Barış Falay'ın, Yiğit Özşener'in yıldızını her yeni bölümle nasıl cilalayıp parlattığına şahit oluyorum. Sözün özü; bu diziyi seviyorum.
Amaaa... Son yayınlanan bölümdeki Vandalizm'e gerek var mıydı, işte onu bilemiyorum. Ömer'in üzerine sinen Ezel'den kurtulmak için verdiği mücadele etkileyiciydi. Ne yapsa, büründüğü bu yeni ruhtan arınamıyordu. (Kendi adının yazılı olduğu mezar taşını kazımaya çalıştığı sahne çok dramatikti) Sonunda Kerpeten Ali'nin yöntemine başvurdu:
Vurmak, kırmak, parçalamak...
Evinde Ezel'e ait ne varsa kırıp dökmeye, yok etmeye başladı.
Elindeki beyzbol sopasıyla duvardaki şahane tabloyu parçalarken, "Yapma" diye bağırdığımı fark ettim.
Ezel daha sonra aynı öfkeyle kütüphaneye saldırıp rafları, kitapları parçaladı... O tabloya, o kitaplara emek verenler adına yüreğim cız etti. Oysa eski saatlerini parçalaması, gardırobundaki elbiselerini yakması, bilgisayarını kırması yeter de artardı bile...
Öfkeli insanlar kendilerini bile yok etmeye niye sanattan, edebiyattan başlar? Bir anlayabilsem...
http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/aytug/2011/06/08/ezel-vandalizmi
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Se termină pe 20 iunie,nu? Ce atmosferă sumbră!
Nicky- vip
- Mesaje : 1983
Data de inscriere : 29/08/2010
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
”Yet each man kills the thing he loves,
Some do it with a bitter look,
Some with a flattering word,
The kindest use a knife, because
The dead so soon grow cold.
For each man kills the thing he loves,
Yet each man does not die.”
Nicky- vip
- Mesaje : 1983
Data de inscriere : 29/08/2010
Re: Ezel - serial turcesc difuzat pe ATV TR
Eyşan: Are we going after all?
Ezel: We are, sweetheart. Close your eyes.
Eyşan: Together?
Ezel: Forever... I've got you, we'll never be apart again. We will never leave each other again.
Ultima editare efectuata de catre Nicky in Lun 20 Iun 2011, 7:24 pm, editata de 1 ori
Nicky- vip
- Mesaje : 1983
Data de inscriere : 29/08/2010
Pagina 28 din 31 • 1 ... 15 ... 27, 28, 29, 30, 31
Subiecte similare
» Kasaba-serial turcesc difuzat la ATV
» LA UMBRA TEILOR ((Ihlamurlar altinda)
» 1.ASK VE CEZA (dragoste si pedeapsa) -serial turcesc difuzat pe ATV cu MURAT YILDIRIM
» Ce film va place mai mult Ask ve Ceza sau Gonulcelen ?
» CUM POSTAM PE FORUM
» LA UMBRA TEILOR ((Ihlamurlar altinda)
» 1.ASK VE CEZA (dragoste si pedeapsa) -serial turcesc difuzat pe ATV cu MURAT YILDIRIM
» Ce film va place mai mult Ask ve Ceza sau Gonulcelen ?
» CUM POSTAM PE FORUM
Pagina 28 din 31
Permisiunile acestui forum:
Nu puteti raspunde la subiectele acestui forum